“E-İhracat Odaklı Yenilikçi Ekonomi” temasıyla gerçekleştirilen DHL Uluslararası E-İhracat Konferansı’nda büyüyen uluslararası e-ticaretin fotoğrafı çekildi. 2020 yılında 1 trilyon dolara ulaşması beklenen uluslararası e-ticarette, içinde bulunduğumuz “Aciliyet Devri”ne uygun olarak tüketicilere ürünlerini istedikleri yerde ve zamanda ulaştırmanın önemi vurgulandı.
DHL Express’in isim sponsoru olduğu, World eCommerce Forum tarafından “E-İhracat Odaklı Yenilikçi Ekonomi” temasıyla düzenlenen “DHL Uluslararası E-İhracat Konferansı” (DHL International Cross Border eCommerce Summit), İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Konferansta “Potansiyelinizi Maksimuma Çıkartın” temalı bir sunum gerçekleştiren DHL Express Global Satış Programlarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Leendert Van Delft, uluslararası e-ticarette yükselen trendlere ilişkin bilgi verdiği konuşmasına, 23 Kasım’ 2018’de gerçekleşen Çılgın Cuma’ya (Black Friday) ilişkin ilginç verileri paylaşarak başladı. Van Delft, “BigCommerce verilerine göre X kuşağının %31’i Çılgın Cuma’da banyodan online alışveriş yaptığını belirtirken bu oran daha önceki kuşaklarda yalnızca %6.” dedi.
“Aciliyet Devri”nde hızlı teslimatın önemi giderek artıyor
Uluslararası e-ticaretin hızla büyüdüğünü ve 2020 yılında, 2015’e göre 3 kat artışla 1 trilyon dolara yükseleceğini belirten Van Delft, tüketici davranışları ve beklentilerinin de hızla değiştiğine işaret etti. Van Delft, “Günümüzde tüketiciler her şeyi taleplerine uygun olarak istedikleri yerde ve istedikleri zamanda satın almak istiyorlar. Bir ‘Aciliyet Devri’nde yaşıyoruz. İnsanlar birkaç dakika içinde taksi çağırabildikleri, bir filmi saniyeler içinde indirebildikleri bir dünyada ürünlerinin de neredeyse dün ellerine ulaşmış olmasını istiyor. Böyle bir dönemde global e-ticarette rekabet avantajı yakalamak için gönderim seçenekleri önem kazanıyor. Bugün tüketicilerin %74’ü ürünün eline ulaşmasındaki kolaylığın alışverişlerinde en önemli nokta olduğunu düşünüyor. Sınırlı gönderim seçenekleri nedeniyle alışverişi tamamlamadan bırakanların oranı %45” diye konuştu.
Ekspres gönderim seçeneğinin öneminin altını çizen Van Delft şunları söyledi “Online alışveriş yapanların %91’i hızlı gönderim gibi seçenekleri bulunmayan perakende sitelerinden ayrılıyor. 2 günde gönderimin hızlı olduğunu düşünenlerin oranı yalnızca %47 dedi. Ücretsiz kargo ve hızlı gönderim seçenekleri arasındaki dengede de değişim yaşandığına dikkat çekerek, ücretsiz teslimatı, hızlı olana tercih edenlerin oranının %86’dan %79’a gerilediğini aktardı. Van Delft’in paylaştığı verilere göre online alışveriş yapanların %35’i satın aldıkları ürünleri istedikleri yerde istedikleri zamanda teslim almak için daha fazla ödemeye hazır olduğunu belirtirken, %70’i ertesi gün teslimat için fazla ödemeye hazır.”
Doğru iş modeli ve lojistik ortağıyla Türkiye’den güçlü küresel oyuncular çıkabilir
DHL Express Türkiye CEO’su Claus Lassen de, “DHL, 220 ülke ve bölgeyi birbirine bağlayan gerçek bir uluslararası şirket olarak, uluslararası ticareti kolaylaştırma hedefiyle çalışıyor. Günümüzde uluslararası ticaretin arkasındaki itici gücün e-ticaret olduğunu görüyoruz. Tüm dünyada 2 milyarın üzerinde online alışveriş yapan tüketici bulunuyor. Bunların %60’ı uluslararası şirketlerden alışveriş yapıyor. Böyle bir dünyada Türkiye’deki üreticiler, perakendeciler ve e-ticaret girişimcileri için büyük fırsatlar olduğunu düşünüyoruz. Bu süreçte gönderim seçeneklerini zenginleştirmek önemli. Tüketicilerin %91’i siteden çıkmadan önce sunulan gönderim seçeneklerine bakıyor. Internet üzerinden alışveriş yapanların %30’u premium gönderi/ertesi gün teslimat seçeneği sunan bir perakendeciyi tercih ediyor. Dolayısıyla doğru iş modeliyle ve doğru lojistik ortağıyla hareket eden girişimcilerin küresel arenada güçlü oyuncular olabileceğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.
Uluslararası e-ticarette başarının altın kuralları
DHL Express Türkiye Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Boğaç Özsan ise, DHL Express’in “Where Everything Clicks” (DHL e-ticaretin olduğu her yerde) kampanyası kapsamında Türkiye’deki işletmelerin küreselleşmesine ve e-ticarette önemli oyuncular olarak öne çıkmasına destek olmak için çalıştıklarını anlattı. Uluslararası e-ticaretin hızlı büyüme trendine dikkat çeken Boğaç Özsan, “DHL’in küresel olarak taşıdığı gönderiler içerisinde e-ticaret gönderilerinin payı bugün yüzde 29 seviyesinde bulunuyor ve 2020’de %45-50’ye çıkması bekleniyor. Türkiye için de çok benzer bir tablo söz konusu. 2016’da yüzde 5 olan e-ticaret gönderilerinin payı Ocak 2018’te %10’a, Kasım 2018’de ise %15’e çıktı. 2020 beklentisi bu oranın %25-30’lara varması. Küresel olarak DHL e-ticaret gönderilerinin ülke bazında sıralamasına bakıldığında %59 ile İngiltere ilk sırada yer alıyor. Onu %54 ile Suudi Arabistan ve %53 ile Polonya izliyor” dedi.
Uluslararası e-ticaret pazarlarında başarıya ulaşmak isteyen işletmelerin dikkat etmesi gereken altın kuralları katılımcılarla paylaşan Özsan, bunları markayı doğru bir şekilde yansıtmak, üstün hizmet kalitesi sunmak, müşteri verilerini doğru değerlendirmek, müşterilerin satın alma yolculuğunu iyi analiz etmek, güvenliğe önem vermek ve müşterilerin güvende hissettiklerinden emin olmak, sosyal medyada hedef kitle ile etkileşim kurmak, ürünleri ön plana çıkarmak ve uluslararası pazarlara açılmak şeklinde sıraladı.
Konferansla ilgili ayrıntılı bilgiye adresinden ulaşılabilir.
%20X%20Kuşağının%20%31’i%20Alışverişini%20Banyodan%20Yaptı){kind=link}