Güvence Hesabı, 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı kanunla standart bir uygulama haline getirilmiştir. Bu uygulamada, yapılan trafik kazalarının tüm tedavi giderleri, devletin belirlemiş olduğu kurum ve kurumlar tarafından karşılanacağı kesin bir dille hükmedilmiştir.
Güvence hesabının ortaya çıkmasındaki en önemli etken, hiç bir suçu yokken mağdur olan insanların sağlık haklarından yoksun kalmasının önüne geçmektir.
Güvence Hesabı Kapsamları Nelerdir?
Güvence hesabında, kazaya karışmış ya da zarar görmüş kişilerin sigortalı olup olmaması kesinlikle önemli değildir. Sadece sigortalı değil, yeşil kartlı olanlarda bu hesap kapsamında bulunurlar. Kapsam şartları aşağıdaki gibidir:
1. Sigortalının sistemce bulunamadığı ya da tespit edilemediği durumlarda kişide meydana gelen bedensel zararların tedavi masrafları ilgili kurum tarafından karşılanır.
2. Kaza yapıldığı tarihte, eğer kazayı yapan kişinin gerekli araç sigortası yoksa ya da zararları karşılayacak tutarda sigorta teminatı yoksa tüm tedavi masrafları ilgili kurum tarafından karşılanır. Daha sonrasında, kazayı yapan kişiden başvuru dahilinde masraflar için teminatlar istenir. Eğer kişi bu masrafları kabul etmezse yasal süreçler devreye girer.
3. Kazaya karışan aracın sigortasını yapan şirketin mali anlamda zayıf görüldüğü, ruhsatlarını iptal ettirdiği ya da iflas ettiği tespit edilirse, gereken tedavi masrafları kurum tarafından ödenir. Ödenen bu masraflar sigorta şirketinin zafiyeti tespit edildiği için, gerekli şartlar sigorta şirketinden temin edilir.
4. Çalınmış, gasp edilmiş, aracın asıl plakası dışında yasal olmayan bir plakayla kazaya karışması halinde, aracın sahibi bu durumdan sorumlu olmadığı gibi üçüncü kişiler devreye girer ve güvence kapsamı halinde ödenen bu masraflar suçlu niteliği taşıyan kişiler tarafından ödenmek zorundadır.
Güvence Hesabından Hangi Tür Zararları Görmüş Kişiler Faydalanabilir?
Güvence hesabından, zorunlu sigorta şirketleri tarafından sağlanmış olan teminatlarla ilgili olarak, kaza durumunda sakatlık ya da ölüm durumu meydana geldiyse; sakatlık durumunda sakatlık tazminatı, ölüm halinde ise ölenin bakmakla yükümlüğü olduğu kişilere destekten yoksun kalma tazminatı ödenmek zorundadır. Bu tazminatlar gereği, olaya neden olan kişi ve şirketlerin yükümlülüklerini hiç bir neden ortadan kaldıramaz.
